DOLAR 41,4294 0,27%
EURO 48,9157 0,47%
ALTIN 5.022,290,79
BITCOIN 46737960.25994%
İstanbul
23°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

  • Tarafsız Haber
  • Tarafsız Haber
  • Tarafsız Haber
  • Tarafsız Haber
  • Tarafsız Haber
  • Tarafsız Haber
  • Tarafsız Haber
Keratokonus: Gözlük Değişim Hızı ve Korunmanın Ötesinde Erken Belirtiler ve Tedavi Yaklaşımları
  • Haber Gündemde
  • Sağlık
  • Keratokonus: Gözlük Değişim Hızı ve Korunmanın Ötesinde Erken Belirtiler ve Tedavi Yaklaşımları

Keratokonus: Gözlük Değişim Hızı ve Korunmanın Ötesinde Erken Belirtiler ve Tedavi Yaklaşımları

ABONE OL
Eylül 22, 2025 21:28
Keratokonus: Gözlük Değişim Hızı ve Korunmanın Ötesinde Erken Belirtiler ve Tedavi Yaklaşımları
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Göz sağlığının yaşam kalitesini belirleyen temel unsurlardan biri olduğunu hatırlatan bir değerlendirme, günlük alışkanlıklarımızın gözler üzerindeki etkilerini yeniden gündeme getiriyor. Gözleri sık ve kuvvetli şekilde ovuşturmanın, ilerleyen dönemde keratokonus gibi ciddi hastalıkların ortaya çıkmasına zemin hazırlayabileceği vurgulanıyor. Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Burcu Usta Uslu, keratokonusun korneanın incelip sivrileşmesiyle şekil bozukluğuna yol açtığını ve bu durumun görmeyi tehdit eden bir sağlık sorunu haline gelebileceğini belirtiyor.

Bu hastalık, korneanın normal yuvarlak formunu kaybetmesiyle görme kalitesini düşürür ve ilerledikçe görme kaybı riskini artırabilir. En olumsuz senaryolarda ise korneanın yapısal bütünlüğünü bozacak kadar ilerleyen bir seyir söz konusu olabilir. Yüzey dokusuna zarar veren küçük travmalar ve genetik yatkınlık, keratokonus için önemli risk faktörleri arasında yer alıyor.

Gözlük numarasındaki hızlı değişim keratokonusun önde gelen işaretlerinden biridir. Uslu, bunun yanı sıra mevcut gözlükle netliğin sağlanamaması ve bu durumun uzun süre devam etmesi gibi belirtilerin de hastalığın habercisi olabileceğini ifade ediyor. İlerlemenin hızı arttıkça görme kalitesi bozulabilir ve bazı durumlarda daha ileri aşamalarda ciddi görme kaybı veya korneanın zarar görmesi gibi sonuçlar görülebilir.

Çocuklar ve gebeler risk altında olarak tanımlanan gruplar arasında alerjik konjonktiviteye sahip olanlar ve gözlerini sık kaşıyanlar da bulunuyor. Ancak hastalığın kadınlarda ve erkeklerde görülme oranında belirgin bir fark yok. Çocukluk ve gençlik dönemlerinde daha hızlı ilerleyen keratokonus, gebelik sürecinde de daha hızlı gelişebiliyor. Yaş ilerledikçe ilerleme hızı bazı durumlarda azalabilse bile her hasta için geçerli olmadığını bilmek önemli. Düzenli göz muayenesinin ihmal edilmemesi, gözün aşırı kaşınmasından kaçınılması ve çevresel travmalardan korunulması, hastalığın yönetiminde kritik bir rol oynuyor.

Düzenli kontrol ve uygun lens kullanımı en temel tedavi yaklaşımı olarak öne çıkıyor. Doktor muayenesinde keratografik inceleme ile şüphe halinde konulan tanı, hastalığın ilerleme hızına ve şekil bozukluğunun derecesine göre farklı tedavi seçeneklerini belirliyor. Bu tedavi seçenekleri arasında; düzenli kontrol, kişiye özel tasarlanmış kontakt lensler (hybrid ve skleral lensler), korneanın güçlenmesini hedefleyen crosslinking yöntemi, gerektiğinde korneaya halka yerleştirilmesi ve son çare olarak kornea nakli bulunuyor.

Kaynak: Beyaz Haber Ajansı (BYZHA)

En az 10 karakter gerekli